İlgi bekler… Güven bekler… Destek bekler… Koşulsuz sevgi bekler, her hatasına rağmen sevilmeyi bekler… Her türlü duygusunun anlaşılmasını bekler…

Peki bir ebeveynin evladına bunları yapabilmesi için neler gereklidir?

“Sevgi” gereklidir dediğinizi duyar gibiyim.

Peki o zaman şöyle sorayım?

Çocuğunuz oyuncakcının önünden geçerken oyuncak diye ağlamaya başladığında tepkiniz ne oluyor?

  • Sabırla sınır koymak mı? Yani sabırla oyuncak almak istediğini görüyorum. Almamak seni üzüyor bu yüzden ağlıyorsun deyip sabırla sakinleşmesinimi bekliyorsunuz?
  • Yoksa ilk önce sakince uyarıp çoçuğunuz ağlamaya devam ettiğinde sizde çileden çıkıp bağırmaya mı başlıyorsunuz?
  • Yoksa umursamıyor musunuz?

Çocuğunuzla nasıl bir ilişki içindeyseniz kendini içinizdeki çocuk tarafınızla (duygusal dünyanız ile) aynı ilişki içerisindesinizdir. Kendi duygusal dünyanız ile ilişkiniz nasılsa çocuklarınız ile de ilişkiniz aynı olacaktır. Bu nedenle ebeveyn olmak için sadece “seviyorum” demek yetmez.

Ebeveyn olmak için ilk önce kendi duygusal dünyanızı tanımanız gerekir. Ona nasıl davranıyorsun? İhtiyaçlarını görüyor musun? Görmezden mi geliyorsun? Duygularının farkında mısın? Ona öfkeli misin? Yargılıyor musun?

İlk önce bunları fark et… Ondan sonra ne yapıyorsan onu durdur. Kulak ver içindeki çocuğa belki şimdiye kadar söyleyemediği ve söylemek istediği çok şey vardır… Onun ihtiyaçlarını fark et, kabul et tüm hataları ile, yargılama… Sadece sana ait olduğu için değerli zaten başka neye gerek var ki… Şefkat ver… Sadece sana ait olduğu için…

İşte ancak kendi çocuğuna sahip çıkarsan gerçek bir ebeveyn olmaya adaysın demektir. Aksi halde bir çocuk seni tüketir. Çünkü insan ilk önce kendinden başlar şefkat göstermeye, kabul etmeye, ilgi göstermeye… Kendinde olmayanı başkasına veremezsin…